Howards End - dizi

E.M. Forster'in aynı adlı romanından uyarlanan Howards End adlı 4 bölümlük mini diziyi seyrettim.

1910 yıllarında geçen dizide, sanat ve kültür çevrelerinde tanınan ve zamanına göre çok ileri görüşlü olan Margaret ve Helen, üst sınıfların idealist yönünü temsil etmektedir. Romana ve diziye ismini veren Howards End malikanesinin sahibi olan Wilcox ailesi ise geleneksel sosyal ahlakın ve tutucu görüşün temsilcisidir. Dizide yer alan Leonard Bast ve eşi düşük sosyal statüde yer alan sosyal ve ekonomik güçlüklerden kitaplar ve müzik sayesinde kurtulmayı uman düşük gelirli orta sınıfa mensup bir aileyi temsil etmektedir.

Tüm kahramanlarımızın yolu bir şekilde birbiriyle kesişir ve bağlantıları çok güzel bir şekilde anlatılır. Üst sınıfı temsil eden Wilcox'lar ve tam olarak üst basamağa çıkamayan Schlegel kız kardeşler ve yoksulluğun pençesindeki Bast çiftinden oluşan bu üç aile, ilişkiler zinciriyle birbirlerine bağlanırlar.

Dizide yer alan şu cümleler bile hepimizin hayatında karşılaşacağı kişileri çok güzel özetler:

"Hasta değil ama ölesiye yorgun. Tüm hayatı boyunca çalıştı ve hiç bir şeyi fark etmedi. Öyle insanlar, bir şeylerin farkına vardıklarında çökerler..."

Ben beğendim, tavsiye ederim...