Her romanın bir okunma zamanı var sanırım. Ne kadar istediysem de bu romanla tanışmak daha önce mümkün olmamıştı. O zaman üzerine gitmeden beklemek gerekiyor. Yazarın çağıran sesini duysanız da o kitabı elinize alıp sayfalarını çeviremiyorsunuz.
Nihayet zamanı gelmiş sanırım ki yine TRTdinle kanalından Kürk Mantolu Madonna’yı dinlemeye başladım.
Öyle çabuk aktı ki kitap… Bölümler bölümleri kovaladı. Bir de baktım ki sonuna gelivermişim.
Sabahattin Ali, özel bir yazar. Öykülerini de çok severek okumuştum. Özellikle insan ruhu ile ilgili çözümlemeleri gerçekten etkileyici. Biz nedense yaşarlarken yazarlarımıza gereken değeri vermiyoruz, ya da veremiyoruz. O genç yaşında, henüz 41 yaşındayken kaybettiğimiz yazar, yaşasaydı bizlere daha ne eserler bırakırdı kim bilir…
Bu romanın baş kahramanı olan Raif Efendi, nasıl silik ve yalnız bir adam…Oysa geçmişine doğru gidecek olursanız, aslında zengin bir ailenin oğlu. Kendine güveni yok, arkadaşı yok, aslında kalabalıklar içinde yapayalnız. Bir şeyler öğrenmesi için babası tarafından Almanya’ya gönderilen Raif, orada Almanya halkının yaşadığı zorlukların farkına varırken, bir anda kendini büyük bir tutkunun esiri olarak buluyor. Yıllarca neyi aradığını bilmeden gezip dolaşırken sarsıcı bir biçimde aşık oluyor.
Kitabın asıl konusu aşk mı derseniz, bence aralardaki nisan ruhunun çözümlemeleri çok daha etkileyici geldi bana.
Kitapta yer alan bir cümlesinde;
“İnsan dedikleri mahluku, anlaşılması ve hakkında hüküm verilmesi en kolay şeylerden biri zannediyoruz. Niçin ilk defa gördüğümüz bir peynirin evsafı hakkında söz söylemekten kaçındığımız halde, ilk defa rast geldiğimiz insan hakkında son kararımızı verip gönül rahatlığıyla öteye geçiveriyoruz?”
Bir başka cümlesinde ise;
“Şimdiye kadar kendime bile söylemekten çekindiğim taraflarım, saklandıkları yerlerden çıkıyor ve ortaya dökülüyorlardı.”
Madonna mı yoksa Raif mi daha etkileyici karakterlerdi yoksa her ikisi birden mi? Bence bu karar, okurun kendisine bırakılmalı.
Ah Kürk Mantolu Madonna, demek ki seni geç keşfetmemde de bir neden varmış. Belki daha önce okusaydım, bu kadar farkındalık yaratmayacaktın.
Sokakta, orada burada rastladığımız insanların ne büyük hikayeleri var ve iyi ki bu hikayeleri bizlere hatırlatan, anlatan yazarlar var…
Ben çok keyifle dinledim. Tavsiye ederim…
BU YAZILARIMI DA BEĞENEBİLİRSİN.
KATEGORİLER
BÜLTENE KAYDOL
Her hakkı saklıdır © betuleren.net