Bu filmi izlerken de izleyip bitirdikten sonra da, içimi kavuran bir üzüntüyle keşke bunlar hiç yaşanmasaymış, keşke bu film de yapılmasaymış, keşke sadece bir kurmaca olsaymış diye düşündüm. Sonrasında benim ülkemde öldürülenler geldi yine gözlerimin önüne… Ne insanlarımız hayata beklenmedik zamanlarda veda ettiler. Yaşasaydılar neler değişik olurdu kim bilir…
Bu aralar İtalya’nın mafya ile savaşırken isimleri öne çıkan yargıçlarının hayatlarını izledim. Önce “Babam Rocco Chinnici”, şimdi de Paolo Borsellino. İkisi de mafya tarafından patlamalarla öldürülen devlet adamları…
Hayatını Sicilya Mafyası’nı çökertmeye çalışarak geçirmiş. Çocukluk arkadaşı ve sonrasında da çalışma arkadaşı olan Giovanni Falcone ile birlikte mafyaya karşı savaşan bu arkadaşlardan önce Giovanni öldürülür ve Paolo, arkadaşının ölümüyle birlikte artık sıranın kendisine geldiğini anlar. Bu olaydan tam 57 gün sonra da ne yazık ki sıra kendisindedir.
Paolo Borsellino, annesinin evinin önünde patlatılan bombalı araçla koruma görevlisi olan beş polisle beraber hayatını kaybeder. Film, canlandırmalarla bu olayı bir belgesel-film gibi işler.
Şehre patlayıcının geldiği ihbarı alındığında, ona aylardan temmuz olduğu ve ailesiyle birlikte tatil yapmasını söyleyen arkadaşına “Adres benim, biz devletiz ve devlet tatil yapmaz, gerektiğinde karşılık verir ve savaşır.” diyecek kadar cesur ve yüreklidir.
Öldürüleceğinin farkında olmasına rağmen, gerçeklerin peşinden koşmaktan vazgeçmez ve direnir. Arkadaşı Falcone’nin cenaze töreninde yaptığı konuşma müthiştir. Her ikisine de Altın medeni cesaret madalyası verilir. Daha önce yine mafya tarafından aracına konulan bombayla öldürülen Rocco Chinnici ile de bir müddet yine Sicilya mafyasına karşı çalışır.
Elindeki kırmızı bir deftere özel olarak aldığı notları kaydeder ve kendisinin ölümünden sonra çantası bulunmasına rağmen çok önemli bilgiler ve notların olduğu defteri ortada yoktur.
19 temmuz 1992 yılında öldürülen Paolo’nun mahkemesi 2017 yılında sonuçlanır.
Cesaretine ve devlet adamlığına hayran kaldığım bu yargıcın sözleriyle yazımı bitirmek istiyorum: “Korkaklar her gün ölür, korkusuzlarsa yalnızca bir defa.”
BU YAZILARIMI DA BEĞENEBİLİRSİN.
KATEGORİLER
BÜLTENE KAYDOL
Her hakkı saklıdır © betuleren.net