Romantika-Turgut Özakman

Bu seferki kitabım bir gecede okunup bitti.

Değerli yazar Turgut Özakman'dan Romantika...

Ben Turgut Özakman'ı oğlum askerdeyken efsane "Şu Çılgın Türkler" adlı kitabıyla keşefetmiştim. Belki de o sırada oğlum askerde olduğu için beni bu kadar etkilemişti. Afyon Ovasında taarruz öncesi bekleşen Mehmetçiklerimizi okuyunca, o çocukları ve ailelerini minnetle anmıştım.

Diriliş 1915, Cumhuriyet peş peşe okuduğum diğer eserleriydi. Şimdi okuduğum kitapta aşkı anlatıyor yazar. Aslında her ikisi de evli, her ikisi de mutsuzlar. Ama aşk bu... Geliyor ve buluyor onları. Yazar aşk için, "Aşk bir ihtilaldir demiştiniz. Aşk gelince içimde yeni bir dünya kuruluyor..." diyor.

Aşkı anlatırken 60'lı yıllardan 80'lerin sonuna uzanan siyasi iklimi, Ankara'yı ve zamanla değişen, kaybolan güzelliklerini keşfediyoruz.

Arzu, Aziru, Albertina ve Azize kadın kahramanlarımız. Kızının gözünden babasını tanımamız, babasının büyük aşkına duyduğu saygı, idealist bir adam ve duyduğu sevgiyi satırlara döken iflah olmaz bir romantik...

Gözaltına alındıktan sonra serbest kalırken onu sorgulayan kişiye söylediği sözleri de çok çarpıcı:

"Biliyor musunuz, ben kötü günleri çabuk unuturum ama şunu sizin hiç unutmamanızı dilerim. Yurdu yurt yapan taş toprak deği, orada insanların yaşıyor olmasıdır. İnsansız yurt olmaz. O yüzden yurtseverliğin ilk şartının insanlara suçlu bile olsalar insanca davranmak olduğunu sanıyorum."

Bir yasak ama muhteşem aşka, dönemin Ankara'sına, siyasi olaylarına şahit olmak istiyorsanız, bu kitabı okumanızı öneririm.